- Uzmanlardan ince bağırsak ve probiyotik açıklaması
- Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Törüner:
- “Kalpsiz, beyinsiz yaşanır ama ince bağırsaksız yaşamak mümkün değil”
- “Medyada, Probiyotik her şeye iyi geliyor. Karı-koca kavgasına bile iyi geliyor”
- “Her hastaya Probiyotik verelim’ diye bir şey yok”
- “Bir iki tanesi soru işareti, yüzde 90’ı bilimsel çalışmalarda negatif”
- İltihabi Bağırsak Sendromu (İBS) için faydası olduğu öne sürülen probiyotiklerle ilgili açıklama yapan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Törüner, “Bir sürü probiyotik var. Bir iki tanesi soru işareti, yüzde 90’ı bilimsel çalışmalarda negatif. Olumlu yönleri var ama ‘Her hastaya probiyotik verelim’ diye bir şey yok” dedi.
Türk Gastroenteroloji Derneği tarafından düzenlenen 35. Ulusal Gastroenteroloji Kongresi (UGH), Antalya'da gerçekleştirildi.
Burada konuşan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Törüner, ince bağırsak ve henüz kesin tedavisi bulunmayan İltihabi Bağırsak Sendromu (İBS) hastalığıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
“Kalpsiz yaşam olur, ince bağırsaksız olmaz”
İnce bağırsakların hayati bir organ olduğunun altını çizen Prof. Dr. Murat Törüner, vücudun bağışlık sisteminin temel yapısının ince bağırsak olduğuna dikkat çekti. Törüner, “Bizim tüm besinleri enerjiye çevirdiğimiz, emdiğimiz yer de ince bağırsak. Kalpsiz yaşam oluyor size büyük bir şey bağlanıyor yaşıyorsunuz ama ince bağırsak olmadan yaşamak mümkün değil. Beyinsiz de yaşam oluyor, cihazlara bağlı yaşayabiliyorsunuz. Ama ince bağırsaksız yaşamak mümkün değil” dedi.
Vücudumuzda bulunan Enterik Sinir Sistemi (ESS) ve Merkezi Sinir Sistemi’nin network (ağ) olduğunu kaydeden Prof. Dr. Törüner, networkun normal çalışması halinde sıkıntı olmayacağının ama çalışma bozulursa iltihabi bağırsak sendromu (İBS) sorunların yaşanabileceğini belirtti. Törüner, “Sınav öncesi çok stresli olup tuvaletten çıkamayan olur. Veya 5 yıldızlı bir otelde tatil yapıp bir hafta tuvaletin yüzünü görmemiş biri olur. Bunlar hep ESS ve Merkezi Sinir Sistemi’nde networkun dönmemesi” ifadelerini kullandı.
“Medyada, karı-koca kavgasına bile iyi geliyor”
Probiyotiğin medyatikleştiğini vurgulayan Törüner, konuyla ilgili gerekli bilgilendirmelerde bulundu. Yapılan çalışmaların genetik yapıları ortaya koyduğunu belirten Prof. Dr. Murat Törüner, şöyle konuştu:
“Benim vücudumdaki faydalı mikrobiyotalarla (organ), sizin vücudunuzdaki mikrobiyota arasında belirli farklar var. Bunun dışında; sigara içmek, beslenmemiz ve yaşadığımız şehir bunların hepsi içine giriyor. Bu çok karmaşık bir şey. Bunlar mikrobiyotayı destekliyor. Keşke hayat bu kadar güzel olsa. Bu sadece Türkiye’de değil, dünyada da moda olan bir şey. Yapılan çok fazla çalışma var. Medyada, Probiyotik her şeye iyi geliyor. Karı-koca kavgasına bile iyi geliyor.”
“Her hastaya Probiyotik verelim’ diye bir şey yok”
İBS’de probiyotiğin sadece ameliyat sonrası yardımcı ilaç olarak kullanıldığını söyleyen Törüner, “Bir sürü Probiyotik var. Bir iki tanesi soru işareti, yüzde 90’ı bilimsel çalışmalarda negatif. Ve bunlar maliyetli şeyler. Hasta 150-200 TL cebinden para veriyor. Olumlu yönleri var ama ‘Her hastaya Probiyotik verelim’ diye bir şey yok” şeklinde konuştu.
İHA