"Salda Gölü’nde 30 bin kişilik festival tartışması
Salda Gölü kıyısında 30 bin kişilik festival düzenlenmek istenmesini değerlendiren eski Burdur Tabiat Varlıkları Koruma Şube Müdürü Kürşad Arıgümüş, "Buna göz yuman kamu görevlileri hakkında yasal işlem başlatılır" dedi.
Burdur’un Yeşilova ilçesinde bulunan doğal sit alanı niteliğindeki Salda Gölü’nün kıyısında 29-Haziran-1 Temmuz tarihleri arasında 30 bin kişilik müzik festivali düzenlenmek istenmesine yönelik tepkiler sürüyor. Bir organizasyon firması tarafından Salda Gölü kıyısında düzenlenmek istenen Teoman, Hayko Cepkin, Selda Bağcan, Manuş Baba ve Yeni Türkü gibi sanatçı ve grupların sahne alacağı çadır kamplı müzik festivalinin oldukça hassas olan Salda Gölü’nün doğal yapısına zarar vereceğinden endişe ediliyor. Konuyla ilgili bilim insanlarının yanı sıra sivil toplum örgütleri ve turizmciler böyle bir festival için 1. derece doğal sit alanı olarak koruma altında bulunan Salda Gölü kıyısının seçilmesinin yanlış olduğunu savunurken, organizasyon sorumluları ise göle bir zarar vermeyeceklerini aksine festival kapsamında sosyal sorumluluk etkinlikleri düzenleyeceklerini savunuyor.
Salda Gölü’nün de bağlı bulunduğu Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü bünyesindeki eski Burdur Tabiat Varlıkları Koruma Şube Müdürü ve Şehir Plancısı Kürşad Arıgümüş, birinci derece doğal sit alanı olan Salda Gölü ve çevresinde herhangi bir faaliyet yapmak için Tabiat Varlıkları Koruma Bölge Komisyonu’nun karar alarak izin vermesi gerektiğine işaret ederek, "İzin verilmediyse hukuken yapılacak faaliyet suç kapsamına girer. En başta buna göz yuman kamu görevlileri hakkında yasal işlem başlatılır" dedi.
"Bunu yapmak suçtur"
Arıgümüş komisyon izni olmadan yapılacak etkinliklerin suç kapsamına gireceğini söyledi. Birinci derece doğal sit alanı olan Salda Gölü ve çevresinde herhangi bir faaliyetin yapılabilmesi için Antalya Tabiat Varlıkları Koruma Bölge Komisyonu’na başvurulması gerektiğinin altını çizen Arıgümüş, "Eğer komisyon kararı ile izin verilmemişse burada yapılacak faaliyetler hukuken suç kapsamına girer. En başta buna göz yuman kamu görevlileri hakkında yasal işlem başlatılır. Bu konuda basında yer alan haberlerin ardından yetkililerin harekete geçmesi gerekirdi. Şu anda valiliğe konuyla ilgili suç duyurusunda bulunulması durumunda burada böyle bir etkinliğe izin veren kamu görevlileri hakkında yasal işlem başlatılmasının yolu açılır. Bu çok bariz" dedi.
"Sit alanında her türlü faaliyet, komisyon iznine bağlı"
Salda Gölü’nün çevresiyle birlikte mutlak koruma alanı olduğuna işaret eden Arıgümüş, "Salda Gölü’nün Türkiye’de bir benzeri daha yok. Bu alana araçlarla girilmesi mümkün değil. Tabiat varlıklarının korunmasıyla ilgili yasa, korunan alanlarda her türlü faaliyet için tabiat varlıklarını koruma bölge komisyonlarından izin alınması gerektiriyor. Gördüğüm kadarıyla Salda Gölü kıyısında yapılmak istenen bu festival için böyle bir izin başvurusu yok. Bu konunun tartışılacak başka bir yanı yoktur. Burası bir korunan alan ve burada yapılacak her türlü faaliyet Tabiat Varlıkları Koruma Bölge Komisyonu’nun iznine bağlıdır" diye konuştu.