İSTANBUL - Küresel piyasalarda süregelen pozitif hava ve artan risk iştahı Türk lirası varlıkları daha cazip hale getirirken, BIST 100 endeksi de 107.000 puanı aşarak son 19 ayın zirvesini gördü.
Son bir aydır etkili olan yükseliş rallisi ile yatırımcısına kazandıran Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, bu haftanın ilk işlem gününde son 1,5 yıldır birkaç kez denenen ancak geçilemeyen 106.000 puanı aşarak 107.000'in üzerine yerleşti.
BIST 100 endeksi, dünkü alıcı seyirle birlikte son 19 ayın zirvesi konumundaki 107.550 puanı görürken, yükseliş trendinin başladığı 19 Ekim'den bu yana yaklaşık yüzde 15 prim yaptı.
Küresel pay piyasaları, ABD ile Çin arasında tekrar başlayan ticaret görüşmeleriyle birlikte yükseliş kanalına girerken, jeopolitik risklerin görece azalması, Brexit'e yönelik endişelerin hafiflemesi ve merkez bankalarınca yılın ikinci yarısında gerçekleştirilen parasal genişleme de yükseliş trendini destekleyen unsurlar oldu.
Analistler, geçen hafta Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD ziyaretinin, iki ülke arasındaki anlaşmazlıklara dair riskleri azalttığını bunun da Türk lirası varlıkları yukarı yönlü desteklediğini belirtti.
Kasım başından bu yana yatırımcısına yüzde 8,6 getiri sağlayan BIST 100 endeksinde, orman, kağıt, basım yüzde 21,3, bilişim yüzde 19,3 ve ulaştırma yüzde 19 ile en çok kazandıran sektörler oldu.
Bankacılık sektörü 1 Kasım'dan bu yana yatırımcısına yüzde 11,4 ve holding sektörü yüzde 9,3 getiri sağladı.
"TL bazında yeni rekorlar kırılabilir"AA Finans Analisti Cüneyt Paksoy, BIST 100 endeksinin 85.000-106.000 bin seviyesinde yaklaşık iki yıllık bir sıkışmadan sonra 106.000 direncini kırmayı başardığını belirtti.
Hem Fiyat/Kazanç (F/K) oranları hem de Piyasa Değeri/Defter Değeri (PD/DD) oranlarının yüksek potansiyel getiri sunduğunu kaydeden Paksoy, "Yabancı yatırımcının dolar bazlı grafiklerde baktığı ana kriter olan net ucuzluk başta olmak üzere merkez bankalarının yaptığı parasal genişleme ile birleşince pay piyasalarında son zamanlarda gördüğümüz yukarı yönlü hareketi oluşturdu." ifadelerini kullandı.
Paksoy, 106.000 direncinin çoğu zaman S-400 başta olmak üzere çeşitli sebeplerle geçilememesine rağmen son zamanlarda sağlanan finansal denge ile birlikte Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) 1000 baz puanlık faiz indiriminin piyasa tarafından sindirilmesinin 106.000 direncinin kırılmasında etkili olduğunu dile getirdi.
Uluslararası Para Fonu (IMF), Ekonomik İş Birliği Örgütü (OECD) ve Dünya Bankası (WB) gibi kurumların Türkiye'nin büyüme başta olmak üzere diğer beklentilerini olumlu yönde revize ettiğini anımsatan Paksoy, kredi derecelendirme kuruluşları Fitch ve Moody's'in de olumlu revizyonlarıyla yukarı yönlü kırılmanın tetiklendiğini kaydetti.
Paksoy, bundan sonra hareketin devamı için ABD-Türkiye ilişkilerinin devamlı masada olacağını belirterek, "Halkbank ile ilgili süreç, yaptırımların tamamen masadan kalkması ve merkez bankalarının bundan sonraki kararları takip edilecek. BIST 100 endeksinde 110.000-115.000 bandına kadar hareket, 108.000 ara direncinin de geçilmesiyle mümkün olabilir. Hareketin devam etmesi durumunda TL bazında yeni rekorlar kırılabilir. Aşağı yönlü hareketlerde sebep önemli olmakla birlikte 104.000-106.000 arasında satışlar kontrollü oldukça borsanın yönü yukarı yönlü, çünkü iki senelik sıkışma bandını kırdı. Günlük ve haftalık kapanışlarda da teyit ettiğimiz takdirde teknik görünüm yukarı yönlü daha güçlü hale gelecektir." değerlendirmesinde bulundu.
"TL varlıklardaki olumlu fiyatlama devam edebilir"Turkish Yatırım Araştırma Bölüm Başkanı Baki Atılal da, TL varlıklardaki olumlu fiyatlamanın devam etmesini beklediğini söyledi.
BIST 100 endeksinin 30 Eylül'de 105.700 seviyesini gördükten sonra küresel resesyon endişeleri ile yurt dışı borsalara paralel satış baskısı altında kaldığını anımsatan Atılal, "BIST 100 endeksi Barış Pınarı Harekatı ve ABD'nin yaptırım haberleriyle 93.000 destek seviyesine kadar geri çekilirken, ABD ve Türkiye’den gelen Suriye’de ateşkesin sağlandığına yönelik gelen haber akışı ile birlikte başlayan yükseliş trendi 107.277 seviyesine kadar yükselmemizi imkan sağladı." dedi.
Atılal, Suriye'de ateşkesin sağlanması, jeopolitik endişelerin azalması ve ABD yaptırımlarının kaldırılmasıyla dolar/TL'de 1 aylık zımni oynaklık oranının yüzde 17'den yüzde 12 seviyelerine gerilediğini, öncü ekonomik indikatörlerin de toparlanmanın sinyallerini vermesiyle pay piyasalarının desteklendiğini dile getirdi.
Küresel pay piyasalarındaki harekette Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verilerinin ve ABD ekonomisinin beklentilerin üzerinde büyümesinin önemli rol oynadığını vurgulayan Atılal şu değerlendirmelerde bulundu:
"ABD ile Çin arasındaki ticaret görüşmelerinde olumlu bir sona doğru yaklaşıldığına yönelik beklentiler, ABD 10 yıllık tahvil faizinin yüzde 1,8 seviyesine yükselmesine imkan sağlarken, dolar endeksinin de 99,5'ten 97,7'lere gerileme kaydetmesi küresel resesyon endişelerini azalttı. Diğer taraftan küresel bazda negatif faizde işlem gören tahvil stokunun bu etmenlerle yaklaşık yüzde 18 azalması ve hisse senetlerine para girişinin hızlanması ile küresel çapta yaşanan hisse rallisine gecikmeli de olsa katıldık. Bundan sonraki süreçte küresel piyasaları sarsacak bir gelişme olmadığı takdirde TL varlıklardaki olumlu fiyatlamanın devam etmesini bekliyoruz. BIST 100'de mevcut seviyelerin teknik olarak kar satışları için fırsat sağlasa da 105.000-106.000 seviyeleri önemli destek olacak."
Atılal, 105.000-106.000 seviyesinden kazanılan momentum ile beklentilerinin 110.400-112.500 seviyelerine çıkabileceğini, bu seviyelerde tutunulması halinde 115.500'ün hedef alınabileceğini sözlerine ekledi.