Hukuk Kişisel Hırsa İndirgenmiş, Mükemmellik Bile Suç Sayılıyor''

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Isparta milletvekili adayı İsa Dinçtürk, iktidarın son zamanlarda medyaya yapmış olduğu baskıyı 'kişisel bir hırsa indirgenmiş davranış' olarak yorumladı. Mükemmelliğin bile artık suç olduğunu ifade eden Dinçtürk, yapılan hukuksuzlukların Cumhuriyet tarihinde ilk defa yaşandığını, iktidarın artık Türkiye’yi yönetemediğini vurguladı.

Isparta’da Yedişehitler Mahallesi'ndeki seçim irtibat bürosunda açıklamalarda bulunan İsa Dinçtürk, hükümetin medyaya yapmış olduğu baskıya tepki gösterdi. Böyle bir şeyin Cumhuriyet’in tanımına uygun olmadığını kaydeden Dinçtürk, “Böyle bir şey olamaz. Geliyorsunuz kayyum atıyorsunuz. Sebebi de şu: 'Mükemmellik sınırlarında bir kuruluş olması makul şüphe uyandırdı.' Artık mükemmel olmak da suç. Ona göre arada bir kusur yaratacaksınız. Eksiğinizin olması lazım. Böyle bir şey olur mu? Çünkü onlar insanları kusurlarıyla tehdit ediyorlar.” diye konuştu.

"BU YAPILANLAR FAŞİMİN DANİSKASI"

İktidarın böyle yaparak halkın bilgi alma özgürlüğünü de kısıtladığını belirten Dinçtürk, sözlerini şöyle sürdürdü: “Siz kimsenin malını gelip de gasp edemezsiniz. Halkın bilgi alma hürriyetini kısıtlıyorsunuz. Dolayısıyla kısıtlı olan bir bilgi kaynağı var. Onu da kapat bunu da kapat. Bu faşizmin daniskasıdır. Kul hakkından korkanlar bunu yapmayacaklar. Bu bir kul hakkı."

"HUKUK NEYSE ONU UYGULAYIN"

Bugün ve Millet gazetelerine zorla el koyma kararını da değerlendiren CHP’li Dinçtürk, “Bu gazeteyi herkes okuyabilir. Bu belli bir grubun veya ideolojinin, anlayışın gazetesi de olabilir. Ama siz o kişilerle olan mücadelenizi hukuku araç kullanarak, hukuku bozarak yapamazsınız. Hukuk neyse onu uygulayın. Ama bu hukuka uygun bir davranış değil. Bu tamamen şahsi bir hesaba döndürülmüş, kişisel bir hırsa indirgenmiş davranıştır. Bu karar belki yarın Cumhuriyet’e, Sözcü’ye, Hürriyet’e de uygulanabilir. Ama biz burda ‘siz ne yapıyorsunuz? Adaleti yok bunun. Önce siz adaleti koruyun’ diyeceğiz. Siz adaleti korursanız bu gazetelerin hakikaten dağıtılmaması gerekiyorsa adalet onu sağlar. Senin şahsen müdahale etmene gerek yok. Bir insan zaten bir şeyi eleştiriyorsa, o eleştirinin boyutuna bakılır ve gereği yapılır.” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı’na yöneltilen diktatör suçlamasına da değinen Dinçtürk, “Cumhurbaşkanı 'Diktatör değilim. Diktatör olsam bunları yazamazsınız’ diyor. Peki ya şimdi diyebilecek mi onu? Yani böyle ciddiyetsiz bir yönetim yok. Türkiye yönetilemiyor bu kadar basit.” dedi.