Mikro krediyle ‘iş’ mutluluğu
Isparta’da bundan tam 7 yıl önce açılan Mikrofinans Şubesi, kadınların iş sahibi olmalarına yönelik mikro kredi projesini sürdürüyor. Küçük meblağlarla işe başlayan kadınların hemen hemen tamamı işini büyütmüş durumda.
Dar gelirli olup, kendi kendine gelir getirici bir faaliyette bulunmak isteyen Isparta’daki kadınlara, iş başlatması için hiçbir ayrım yapılmadan küçük bir sermaye vererek yola çıkılan ‘Mikro kredi’ projesi her geçen gün artarak devam ediyor.
VALİ ÖZKAN; “TOPLUMSAL DAYANIŞMAMIZ ÇOK GÜÇLÜ”
Bu doğrultuda; dün Isparta Mikrofinans Şubesi yönetimi tarafından bir basın toplantısı düzenlenerek, bu konuda Isparta’da gelinen son nokta gazetecilerle paylaşıldı. Saat 10.00’da İstanbul Yolu üzeri Posta Başmüdürlüğü karşısında bulunan Kahve Diyarı’nda gerçekleştirilen toplantıya; Vali Vahdettin Özkan, Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Başkanı Prof. Dr. Aziz Akgün, Isparta Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şükrü Başdeğirmen, Yalvaçlı İşadamı ve Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Mütevelli Heyet Üyesi Ahmet Kaya Bağ, İl Genel Meclisi Başkanı Ali Bolat, SDÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Ali Dulupçu ve Mikrofinans Şube personeli katıldı. Toplantıda ilk olarak Vali Vahdettin Özkan konuştu. Vali Özkan konuşmasında; “Kamu, devlet ve insan olarak müreffeh bir toplum oluşturma hepimizin öncelikli amaçları arasındadır. Bu çerçevede kamuya tebliğ edilen Bakanlıkların bu alandaki çalışmaları, çalışma programları ve Türkiye Büyük Millet Meclisinin bu alanda yapmış olduğu çalışmalar son zamanlarda en öncelikli kamunun misyon alanlarından birisidir. Bundan en önemli ayak kadim milletimizin kendi çevresine yardımcı olmasıdır. Vatandaşlarımızın kendi çevresi ve insanlarımıza kendiliğinden yardım etmesidir. Komşuluk örneklerinde bu inancımız çok belirgin bir şekilde uygulanmaktadır.
“MİKRO KREDİ SİSTEMİ BİZİM KADİM MEDENİYETİMİZ İLE BAĞDAŞAN BİR HUSUSTUR”
Muhammed Yunus’un Mikro kredi alanında oluşturmuş olduğu özellikle birinci derecede bayanlara yönelik hitap eden mikro kredi sistemi bizim kadim medeniyetimiz ile bağdaşan bir husustur. Ülkemizde bu sistemin uygulanması çok güzeldir. Türkiye’de bu konunun öncülüğünü mikro kredi mekanizmasının oluşturulması, yaygınlaştırılması ve hedef kitlesine ulaştırılması yönünde olağanüstü bir performans gösteren Türkiye İsrafı Önleme Vakfı (TİSVA) Başkanı Prof. Dr. Aziz Akgül’ü misafir ediyoruz. Anadolu’nun dört bir yanında olduğu gibi Ülkemizde de bu şekilde faaliyetlerinden dolayı kendilerine müteşekkiriz” dedi.
“67 İLDE 110 ŞUBEDE 45 İLDEN FAZLA MİKRO KREDİ KULLANICISINA 515 MİLYON LİRA KREDİ VERDİK”
Türkiye İsrafı Önleme Vakfı (TİSVA) Başkanı Prof. Dr. Aziz Akgül’de toplantıda yaptığı konuşmada şunları söyledi; “2003 yılında Diyarbakır’da mikro kredi faaliyetlerini sizler ile birlikte başlattık. O zaman da büyük bir liderlik göstererek mikro kredinin ilerlemesi ve gelişmesi adına çok büyük katkı sağladınız. Diyarbakır’dan sonra gittiğiniz bütün illerde mikro kredinin geliştirilmesi için çok büyük destekler veriyorsunuz. Bugüne kadar Türkiye’de 67 ilde 110 şubede 45 ilden fazla mikro kredi kullanıcısına yaklaşık 515 milyon lira kredi verdik. Teminat, kefalet, icra ve mahkeme prosedürü olmadan. Dar gelirli kadınlar kendi kendilerine çeşitli faaliyetlerde bulunarak geçimlerini temin ediyorlar. Bizim burada hedeflediğimiz; kadınların kimseye muhtaç olmadan fakirlik sınırının üzerine çıkmalarını sağlamaktır.
“BU PROJE KADINLARIMIZDA GİRİŞİMCİLİK RUHUNUN GELİŞTİRİLMESİNİ AMAÇLAMAKTADIR”
Bu gayretin geliştirilmesine yönelik olarak Isparta merkezin dışında çok değerli Yalvaçlı İşadamı Ahmet Kayabağ tamamen kendi finansmanı ile Yalvaçtaki mikro kredi şubesinin hem açılmasını hem de sürdürülmesini sağlıyor. Onun verdiği destek ile bir çok insan mikro kredi kullanmak sureti ile gelir getirici faaliyetlerin içerisinde bulunuyor. Burada bizim hedeflediğimiz konu hibe şeklindeki yardımlar yerine insanların üretken olmasını sağlamak. Ticaretin en önemli unsuru girişimcilik ruhunun geliştirilmesidir. Bizim de bu uygulamayı valilik ve iz özel idareleri ile yapmaktaki amacımız toplumda yaygınlaştırılması ve hibe şeklindeki yardımları istisnai hale getirilmesidir.
“İŞADAMI DOSTUMUZ AHMET KAYA BAĞ’A TEŞEKKÜR EDİYORUZ”
Hibe şeklindeki yardımları çalışamayacak durumda olan hasta, yaşlı ve engelli vatandaşlarımıza evlerine kadar götürerek yapmamız lazım. Bu bizim devlet ve insan olarak görevimizdir. Bu kısımdan dışarıda kalan kişilerin mutlak suret ile çalışan ve üretken kişilere yoksulluk sınırının üzerine çıkmalarını sağlamaktır. Isparta’mızda başta değerli valimiz, il genel meclisi, il özel idare olmak üzere inşallah gelecekte sanayi odasının da katkılarıyla ilimizde girişimcilik ruhunun tabana yaygınlaştırılması ve böylece insanların üretken olmasını sağlayacak tedbirler almaktı amacımız. Bunun önderliğini de çok değerli işadamı dostumuz Yalvaçlı Ahmet Kaya Bağ, güzel bir örnekle Yalvaç’ta yürütüyor.
BAĞ; “YALVAÇ’TA EV HANIMLARINA ÇOK ÖNEMLİ DESTEKLERDE BULUNDUK”
Toplantıda son konuşmayı ise Yalvaçlı İşadamı ve Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Mütevelli Heyet Üyesi Ahmet Kaya Bağ yaptı. Bağ da konuşmasında; “Sayın hocama çok teşekkür ediyorum. Beni daha önce Isparta dışında bir mikro kredi programına çağırdığında bende sayın valim gidi Diyarbakır’da bunu gördüm ve orada etkilendim. Orada şöyle bir sahne vardı; yaklaşık 200 kadın kredi alarak kendi işini yapmaya başlamışlar. Daha önce yoksul kategorisinde diyebileceğimiz dar gelirli ev hanımı olan bu kadınlar mikro kredi sayesinde kendi işlerini yapıp artık sosyal yardımlaşmadan para ve kocalarından harçlık istemeyerek, kendi kazanır durumda olduklarının tam resmi ve ışığı onların gözlerinin içindeydi. Bu beni o kadar etkiledi ki; hemen hocama dedim ki; Yalvaç’ta başlatmak istiyorum dedim. Isparta’da bir şubemiz zaten varmış.
“MİKRO KREDİ PROJESİ KADINLARIN AİLE İÇİNDE EŞİTLİĞE YOL AÇTIĞINI GÖRDÜK”
Buradaki sosyal dinamik o kadar etkileyiciydi ki; aile içerisinde hiçbir zaman para kazanmamış alt gelir durumundaki bir kadını, bir annemizi düşünürsek, kendi ihtiyaçları ve ev için de olsa aile reisinden para istediğinde düştüğü psikolojik durumdan kurtulmasının aile içinde inanılmaz bir eşitliğe yol açtığını gördük. Bu etki benim aklıma başka bir çarpan getirdi. Maalesef son 50-100 yılda ülkemizde ticaret yapmanın çok onurlu bir şey olduğu yönünde bir övgü yaratılmadı. Neredeyse ticaret yapmamanın daha iyi olduğu, bir okula gidip mümkünde en kısa yoldan devlet memuru olmanın çok önemli bir kariyer olarak önümüze sürüldüğü bir süreçten geçtiğimizde belki bu da bir projeydi, bilemiyoruz. Ülkemizde ticaretin arka plana itilmesi, ülkemizin rehafının artması ve ülke olarak zenginleşmesi bir şekilde önlendi.
“GİRİŞİMCİLİK RUHUNUN ANNE’DEN BAŞLAMASI LAZIM”
Mikro kredi programı burada yoksul kadının aile içindeki eşitliğini ve onun onurunu son derece etkileyici olarak yükseltmesiyle birlikte aile içindeki çocukları karşısındaki saygınlığını ölçülemeyecek derecede artırmasının yanında hem kendi ailesi hem de komşularının nezdinde ticaret yapmanın, para kazanmanın çok iyi bir şey olabileceğini, toplumda daha saygın bir yer edinmeye yol açabileceği fikrinin algılanması beni en çok etkileyen şeydi. Girişimcilik ruhunu geliştirmemizde en tabandan aileden, anneden başlaması Isparta’mızda da girişimciliğin diğer illere göre düşük olması, girişimcilik ruhunu aşılayacak, gelecek nesillerde bunu göreceğimizi düşünüyorum” dedi.