Basın Kulübü’ne konuk olan AK Parti Milletvekili Adayı Haydar Kemal Kurt, Isparta’nın sorunları ve çözümüne ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Gülpark projesinden eğitime, Dereboğazı yolundan teşvike kadar birçok konuya açıklık getiren Kurt, “Allah izin verirse bu dönem hepsinin üstesinden bir bir geleceğiz” diye konuştu.
Gazeteciler Mehmet Erçakır ve Soner Toros’un moderatörlüğünde ekranlara gelen Basın Kulübü’nün önceki günkü konuğu AK Parti Isparta Milletvekili Adayı Haydar Kemal Kurt idi. Gündeme ilişkin de açıklamalarda bulunan Kurt, terör olaylarını değerlendirdi. Terör olaylarının güçlü bir iktidar sayesinde aşılacağına işaret eden Kurt, “7 Haziran seçimlerinde bütün beklenti HDP’nin barajı geçmesi Anayasal çerçevede hak talepleri varsa bunları Meclis’te ifade etmesiydi. Fakat seçimlerinden sonra terör örgütleri ile arasına mesafe koyamayanlar ve dayandıkları yeri terör örgütü olarak gösterenler terörün azmasında en büyük sorumlulardır. Milletimiz 1 Kasım seçimine giderken bu hususu da değerlendirecektir. Öncelikle bu zamana kadar verdiğimiz tüm güvenlik görevlileri şehitlerimize sonra da Ankara’daki olayda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet kalanlara başsağlığı ve yaralılarımıza da geçmiş olsun dileklerinde bulunuyorum” dedi.
DEREBOĞAZI YOLU BİTECEK
GÜLPARK YENİDEN HAYATA GEÇECEK
Önemli olanın Isparta’ya hizmet edebilmek olduğunu önceliğin ise Isparta olduğunu belirten Haydar Kemal Kurt şöyle konuştu: “Isparta’nın beklentilerini biliyoruz. Isparta’yı tanıyoruz ve önceliğimiz tabi ki Isparta. Üzerinde hassasiyetle durduğumuz durum Isparta’nın yol haritası yok idi. Isparta ne üzerine temellenerek geleceği tasarlanmalı buna bakmak lazım. Isparta ve dışarıda yaşayanların Isparta denince aklına ne geliyor ona bakmak lazım. En büyük güç üniversite. Şuan üniversitenin 82 bin öğrencisi var. Isparta’nın sosyoekonomik hayatında lokomotif. İkinci önemli kavram gül. Üniversite ile ilgili ne yapılmalı? Gül ile ilgili ne yapılmalı? Biz Isparta gülünün ticari hayata daha fazla katkı sağlamasına dönük projeleri tek tek hayata geçireceğiz. Bizim Gülpark projemiz vardı hatırlarsınız. Gül tarımını, gül çiftçisini bütün dünyada marka haline getirecek çabaları biz vermiştik zamanında. Çok ciddi yatırımlar ve gayretler var. Gül bitkisini sadece tarım ürünü olarak değil de aynı zamanda bir sanayi ve ticaret ürünü olarak görüp değerlendirmemiz lazım. Biz bu anlamda Gülpark projeni sunarken bunu düşünerek sunmuştuk. Şehirle turizmin kültürün buluşacağı bir kapı olsun demiştik. Gül ile gelen turisti oraya çekecek ve oradan gül ile ticaret yapan esnafımızı buraya ulaştıracaktık. Gelen turistin buradaki alışverişler sayesinde ticari bir akım olacaktı. Rekabeti ve kaliteyi artıracaktı. Gül ve gül ürünleri bütün dünyada bir meta olarak değerIendirilecekti. Tüm bunlara kaldığı yerden devam edilecek.”