4 Ay Önce Bulunan Kızıl Akbaba Özgürlüğe Hazırlanıyor
Isparta'da 4 ay önce uçamaz halde bulunarak Burdur'daki Lisinia Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezi'ne getirilen kızıl akbaba, tedavilere yanıt verdi.
4 Ay Önce Bulunan Kızıl Akbaba Uçuş Antrenmanlarına Başladı
Uçuş antrenmanlarına başlayan hayvanın kısa sürede doğal hayata salınacağı belirtildi.
IspartaDoğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından yaklaşık 4 ay önce doğada uçamaz halde bulunan kızıl akbaba, tedavisi için Burdur Lisinia YabanHayatı Rehabilitasyon Merkezi'ne getirildi. Burada hayvanın tedavisini yürüten merkezin sorumlusu veteriner hekim Öztürk Sarıca, kızıl akbabanın tedavilere olumlu yanıt verdiğini ve uçuş antrenmanlarına başladığını söyledi. Kızıl akbabanın merkeze getirildiğinde beslenme sıkıntısı olduğunu aktaran Öztürk Sarıca, "Kan dolaşımıyla ilgili problemleri vardı. Önce bunları tedavi ettik. Beslenmesi düzeldi ve pek çok leşi tüketmeye başladı. Şu an beslenmesi son derece düzgün. Yapılan tedaviler sonucunda yavaş yavaş uçmaya başladı. Kanat antrenmanlarına çok iyi cevaplar verdi. Aynı zamanda yerden çok hızlı yükselebiliyor" dedi.
'SALDIRGANLIK HAD SAFHADA'
Yaban hayvanlarının uçmaya hazır olduğunun göstergesinden birinin de saldırganlığı olduğunu kaydeden Sarıca, "Şu an saldırganlık had safhada. İnsanları kendine yaklaştırmıyor ve uçabiliyor olması onun artık doğal hayata kazandırılmasının zamanının geldiğini gösteriyor. O yüzden en kısa zamanda onu doğal hayatına kazandıracağız" diye konuştu.
'YAŞAM ALANLARI DARALDI'
Kızıl akbabaların özellikle Afyonkarahisar, Burdur ve Isparta bölgesinde bol bulunduğunu anlatan Sarıca şunları söyledi:
"Son dönemlerde mermer ocaklarının yoğun olarak işletildiği Isparta bölgesinde maalesef kızıl akbabaların yaşam alanları daralmış durumda. Kızıl akbabalar doğanın temizleyicisidir. Ancak sayıları maalesef her geçen gün azalıyor. Leş yiyicilerin en büyük problemleri, ilaç kullanılmış evcil hayvan leşleri. Bu leşleri tükettiklerinde çok hızlı şekilde karaciğer ve böbrekleri bozulduktan sonra maalesef yaşamları sona eriyor. Yaşam alanlarının daralıyor olması çoğalmalarını her geçen gün azaltıyor. Sağlıklı bir yabanhayatı, sağlıklı bir çevre ve sağlıklı bir yaşam demek. O yüzden yaban hayatına mümkün olduğunca dikkat edilmeli. Avcı baskısından ve doğadaki zararlı baskılardan yabanhayatını uzak tutmak zorundayız."