ISPARTA BELEDİYE BAŞKANI YÜKSEK MİMAR SAYIN YUSUF ZİYA GÜNAYDIN’IN
18 MART ŞEHİTLERİ ANMA VE ÇANAKKALE DENİZ ZAFERİNİN
103. YILDÖNÜMÜ MÜNASEBETİYLE YAYINLADIĞI MESAJI
Çanakkale Zaferi Türk ve dünya tarihinin akışını değiştiren, bölgesel ve küresel denklemleri baştan ayağa yenileyen stratejik bir diriliştir.
Çanakkale imanın, inancın, izzet ve iffetin; zillet, hezimet ve acziyeti mağlup ettiği kutlu bir mekândır.
Bugün millet olarak muazzam bir stratejik silkinişin ve bağımsızlık uğruna ölümü bile hafife alan tarihi meydan okumanın yıldönümünü idrak ediyoruz.
Türk milleti tarih sahnesine çıktığından itibaren aziz varlığını müdafaa ve muhafaza amacıyla olağanüstü mücadeleler sergilemiştir.
103 yıl önce Çanakkale önlerinde yaşanan ve yazılan destan bunlardan birisi, belki de en mühimi olarak milli hafızalarda eşsiz bir yer etmiştir.
Zalimler Çanakkale önlerinde durdurulmuş, sömürgeci güçler Çanakkale’den yükselen iman dalgasının altında kalmışlardır.
Türk Milleti’nin gülle, mermi, çelik ve baruta karşı verdiği en çetin mücadelelerden birisi olan Çanakkale Zaferi’nin yıldönümünü gururla kutlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Çanakkale Savaşı ile büyük Türk Milleti, tüm dünyaya gerilemenin nihayet bittiğini duyurmuş, bugünkü coğrafyamız üzerinde sonsuza kadar yaşamaya kararlı olduğumuzu süngü, mermi ve yüksek iman gücü ile ilan etmiştir.
Yedi düvelin kirli ittifakı, teknolojik üstünlüğü, askeri avantajı Türk milletinin özgürlüğüne duyduğu derin bağlılık karşısında bir işe yaramamış ve mağlup olmaktan da kurtulamamıştır.
Milli şuur ve heyecan kahramanlıkla birleşmiş ve Çanakkale’yi geçilmez, Türk milletini yenilmez yapmıştır.
Türk milleti Çanakkale’de tarihi haklarına sahip çıkmış ve hepsinden önemlisi mütecaviz saldırılara boyun eğmeyeceğini, teslim olmayacağını, diz çökmeyeceğini canı pahasına göstermiş ve ispatlamıştır.
Şurası açıktır ki, Çanakkale; namus ve şeref savunmasının adıdır. Metrekareye 6 bin merminin düştüğü mahşer yeridir Çanakkale.
Çanakkale, Türk milletini boyunduruk altına almaya yeltenenlerin yerle bir edildiği kutlu bir yerin adıdır.
Çanakkale’de köken, mezhep, yöre, dil veya bir başka yapay farklılık dikkate alınmadan milletimizin her ferdi aynı ülkünün, aynı hedefin, aynı kararlılığın etrafında toplanmıştır.
Doğudan batıya, kuzeyden güneye Türk milleti tek nefes, tek ses ve tek yürek olmuş ve üzerine çullanan sömürgeci güçlere haddini bildirmiştir.
Duaların himmetiyle, aminlerin gücüyle, elbette Türklüğün bükülmez bileği, eğilmez başıyla Çanakkale’de zulüm püskürtülmüş, düşman donanması denizin dibine yollanmıştır.
Çanakkale dünyaya vurulmuş Türk damgasının asla silinmeyecek izlerinden bir tanesidir.
Çanakkale’yi anlamlı kılan, tarihe altın harflerle geçmesine vesile olan yegâne özelliklerden birisi de birlikte yaşamaya dönük güçlü kararlılığın neleri başarabileceğini göstermesi olmuştur.
Bilinmelidir ki, Çanakkale ruhu ve şuuru bugün bizim ihtiyacımız olan en önemli ve vazgeçilmez güç kaynağıdır.
Ancak cennet vatanımız üzerinde kirli hesap yapmayı bırakmayanların hala anlayamadıkları meseleyse, bin yıllık kardeşlikte karar kılmış olan milletimizin Allah’ın izniyle bu plan ve hesaplara fırsat vermeyeceği gerçeğidir.
Kim ne yaparsa yapsın, şehitlerimizin emaneti olan bu kutsal vatan ebediyete kadar yaşayacak, mensubu olduğumuz kutlu millet sonsuza kadar bir ve bütün halinde kalacaktır.
Bu hakikati değiştirmeye ve bozmaya kimsenin gücü yetmeyecektir.
Vatan işgale uğramasın, namahremimize el değmesin, birlik ve bütünlüğümüz bozulmasın diyerek Çanakkale’yi aşılmaz kılan cesaret, Allah’a hamd olsun ki hala değerinden bir şey kaybetmemiş, hiçbir zaman da kaybetmeyecektir.
Bu vesileyle Çanakkale’de bedenlerini siper ederek istiklalimizi koruyan, Cumhuriyet’in yolunu açan, Türk ve insanlık tarihini derinden etkileyen tüm kahramanlarımızı rahmet ve minnetle anıyorum.
“18 Mart Şehitleri Anma ve Çanakkale Deniz Zaferi”nin yıldönümünde devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e, vatan ve millet uğruna hayatlarını kaybetmiş tüm şehitlerimize ve muhterem ecdadımıza Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum.