Hazine 2 bin ton altın için düğmeye basıyor

Hükümet, yastık altında atıl bekleyen ve 2 bin 200 tonu bulduğu tahmin edilen altınların ekonomiye kazandırılması için düğmeye bastı.

Ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı  Mehmet Şimşek, yastık altında atıl bekleyen ve 2 bin 200 tonu bulduğu tahmin  edilen altınların ekonomiye kazandırılmasını amaçlayan altıntahvili ve altına  dayalı kira sertifikasının ilk ihracının 2-6 Ekim'de yapılacağını açıkladı.

Şimşek,  yaptığı açıklamada, Türkiye'de yastık altındaki  altın miktarının en az 2 bin 200 ton olduğunun ve bunun değerinin 300 milyar  lirayı bulduğunun tahmin edildiğini söyledi.

Hazine Müsteşarlığı tarafından yürütülen ve artık ihraç aşamasına  gelinen altın tahvili ve altına dayalı kira sertifikası projesi ile Türkiye'de  bugüne kadar atıl bekleyen bu potansiyelin ekonomiye kazandırılmasının  amaçlandığını vurgulayan Şimşek, bu kapsamda ilk ihracın 2-6 Ekim'de yapılacağını  bildirdi.

İhraçların Türkiye genelinde etap etap yapılacağını belirten Şimşek,  "İstanbul'dan başlayarak, sırayla tüm illerimizde ihraçlar gerçekleştirerek, bu  tahvilleri ve kira sertifikalarını vatandaşlarımıza ulaştıracağız." dedi.

Şimşek, altınını devlet güvencesi altında değerlendirmek isteyen  yatırımcıların bir haftalık süre içinde evlerinde ya da kasalarında  sakladıklarını, Hazine tarafından açıklanacak Ziraat Bankasışubelerine teslim  edeceğini, teslim sırasında isterlerse verdikleri altın karşılığında altın  tahvili almayı talep edebileceğini söyledi.

Faiz hassasiyeti olan vatandaşların ise altına dayalı kira  sertifikasını seçebileceğine işaret eden Şimşek, "Talep toplanmasını takip eden  hafta ise Hazine Müsteşarlığı vatandaşımızın Ziraat Bankasındaki hesabına altın  tahvili ve altına dayalı kira sertifikasını yatıracaktır." ifadelerini kullandı.

ATIL DURAN ALTINA EK GETİRİ, KOLAYCA SATMA İMKANI

Şimşek, ihraç edilecek bu tahvillerle yastık altında ya da kasalarda  atıl duran altınından hiçbir getiri alamayan, çalınma riski, kasa masrafı gibi  maliyetleri göze alan vatandaşlara devlet güvencesinde saklama imkanı sunulduğunu  söyledi.

Ara dönemde de altın fiyatına endeksli Türk lirası cinsinden ek getiri  elde etme imkanı sağlandığını vurgulayan Şimşek, şunları kaydetti: "Ek getiriler Ziraat Bankasında vatandaşımız adına açılacak hesaplara  otomatik olarak aktarılacaktır. Vatandaşımız arzu ederse vade sonunu beklemeden,  hesabındaki altın tahvilini veya altına dayalı kira sertifikasını istediği zaman  Ziraat Bankasına geri satarak karşılığında parasını Türk lirası olarak  alabilecektir. Yani vatandaşımız evinde sakladığı altınları ihtiyacı olduğunda  nasıl ki satarak nakde çevirebiliyorsa, hesabındaki altın tahvilini veya altına  dayalı kira sertifikasını da istediği zaman Ziraat Bankasına satarak parasını  Türk lirası olarak alabilecek. Hatta sattığı tarihe kadarki işlemiş altın  getirisini de Türk lirası olarak temin edebilecek."

Şimşek, vade sonunda vatandaşların talep etmesi durumunda, hesabındaki  altın tahvili veya kira sertifikası karşılığı altınını, hiçbir ekstra maliyete  katlanmaksızın, bir kilogramlık külçe altınya da Darphane tarafından basılan  çeyrek altın olarak alabilme hakkının bulunduğunu bildirdi.

EKONOMİYE BİRÇOK KOLDAN OLUMLU KATKI

Söz konusu iki yeni enstrümanın ekonomiye de uzun vadeli olumlu  etkileri olacağını dile getiren Şimşek, bununla ekonominin büyümesi için ihtiyaç  duyduğu kaynak ihtiyacında dışa bağımlılığın azalacağını söyledi.

Diğer taraftan, altına dayalı kira sertifikası ile faiz hassasiyeti  nedeniyle altına yatırım yapan ancak bugüne kadar finansal sisteme katılmayan  vatandaşların da tasarruflarını devlet güvencesinde ve ek getiri ile  değerlendirme imkanı sunulduğuna dikkati çeken Şimşek, "Şimdiye kadar atıl duran  bu tasarrufların yatırıma dönüşmesi sağlanacak." diye konuştu.

Hazinenin yeni yatırımcılara ulaşması sayesinde, finansman  kanallarındaki çeşitliliğin artacağını ve yurt içindeki kaynak dağılımının olumlu  etkileneceğini anlatan Şimşek, bankacılıksistemi üzerinden yatırımlara daha  fazla kaynak ayrılabilmesi ile ekonomik büyümenin ve kalkınmanın desteklenmesinin  mümkün olacağını bildirdi. Şimşek, şu değerlendirmelerde bulundu: "Buna ilaveten, yatırımcı tabanının genişletilmesi, yatırım  yapılabilir araç çeşitliliğinin artırılması ve yatırımcıların ihtiyaç duydukları  yeni yatırım araçları ile sermaye piyasalarına erişimlerinin artması gibi  kazanımlar da sermaye piyasalarının gelişimine olumlu etki yaratacaktır.

Vatandaşlarımızın bu tahvillere gösterecekleri ilgi sonucunda  ekonomiye kazandırılacak olan kaynak, ülkemizin tasarruf havuzunun önemli ölçüde  büyümesine yardımcı olacaktır. Artan tasarruf miktarı hem faiz oranlarının  gerilemesine destek olacak, hem de yatırımlar için ihtiyaç duyulan kaynağın  miktarını arttıracak. Sisteme bu yatırım aracı ile dahil olan vatandaşımızın vade  sonunda sistemde kalmaya devam etmesi ile mevduat büyüklüğü de artacaktır. Bu da  kredi, mevduat oranları üzerindeki baskıyı hafifletecektir. Tahvil ve kira  sertifikası karşılığında toplanacak altınlar ilk etapta Hazinenin Merkez  Bankasındaki hesabına yatırılacaktır. Böylece Merkez Bankası’nın brüt  rezervlerinin güçlenmesine katkıda bulunularak ekonominin daha sağlam temellere  oturmasına da yardımcı olunacaktır."

Şimşek, bu iki yeni enstrümanın doğru tanıtılmasına önem verdiklerini  dile getirerek, Hazine tarafından yatırımcı kılavuzunun hazırlandığını, en kısa  zamanda Hazinenin internet sitesine konulacağını, tanıtım broşürleri, reklam ve  tanıtım filminin de yakın zamanda devreye gireceğini sözlerine ekledi.