Prof. Çakmakçı, "Bilim üretmek için üniversitede yer alırsınız. Para kazanmak için üniversiteyi araç yaparsanız sonuçta bunlar olur.Üniversitenin başındaki arkadaşlarımız bu hatayı yaptılar. Ben çok üzgünüm" dedi.
Rektör olsun diye almadık!
İbicioğlu'nun kendi döneminde üniversiteye girdiği belirten eski Rektör Prof. Dr. Çakmakçı, "arkadaşlarımızın seçtiği kişiler benim imzamla alındı. Bunlardan birisi Hasan İbicioğlu'dur. Ama rektör olsun diye almadık. Benden sonra da dekan yapıldı" dedi.
SDÜ'nün ikinci ve üçüncü döneminde 2.Rektörü olarak görev yapan Prof. Dr. Lütfü Çakmakçı, üniversite merkezli yaşanan olayları Basın Kulübü'nde değerlendirdi. Yaşanan olayların SDÜ'ye yakışmadığını belirten Çakmakçı, "hırs, bilimin önüne geçmemeli. Geçerse bunlar olur" dedi.
ARKADAŞLAR GETİRDİ BENİM İMZAMLA ALINDI
Açığa alınanlar arasında kendi döneminde SDÜ'ye giren kişilerin de olduğunu belirten Çakmakçı, örnek olarak eski Rektör Prof. Dr. Hasan İbicioğlu'nu gösterdi. Çakmakçı, şöyle konuştu:
"Açığa alınanlar içerisinde bizim SDÜ'ye aldığımız kişiler vardır. Mesela Hasan İbicioğlu. Ama ben rektör olsun diye almadım. Biz de şöyle bir sistem vardı. Dekanlar, yönetim kurulllarında ihtiyaçlarını belirliyorlar. Kişileri gidip konuşuyorlar, ondan sonra getirip bize öneriyorlardı. Siz dekanınıza inanmazsanız, herşeyi siz yapmaya kalkarsanız o zaman üniversiteyi yönetmiyorsunuzdur. Yönetim bir bütündür. Biz ona çok riayet ettik. Bize arkadaşlarımız buldukları arkadaşları getirdiler. O dönemde zaten öğretim üyeleri Isparta'ya gelmek istemiyorlardı. Anadoluda öğretim üyesi bulma sıkıntısı büyüktü. Dolayısıyla arkadaşlarımızın seçtiği kişiler benim imzamla alındı. Bunlardan bir tanesi Hasan İbicioğlu'dur. Yine söylüyorum rektör olsun diye almadık. Öyle bir amacımız da yoktu. Dekan yapan ben değilim. Benden sonraki dönemde dekan oldu.
BAŞARILARINIZLA UNUTTURURSUNUZ
Bu imaj kısa zamanda yıkılır. Bizim toplumumuz çabuk unutur. Başarılarınızla bunları ortadan kaldırabilirsiniz. Çünkü bir sistemi birileri olumlu da olumsuz da kullanabilir. Silahlı Kuvvetlerinizi siz ülke savunmanız için kullanıyorsunuz. Bir grup çıkıyor kendi halkına ateş ediyor. Bundan dolayı silahlı kuvvetlerini yok mu sayacaksınız. Üniversitemizde yapılan çalışmalarla bir şeyler geri kazanılır. Üniversiteyi halkın gözü önüne açarsanız, herşeyi şeffaf hale getirdiğiniz zaman şaibelerden uzaklaşırsınız. Bir dönemi suçlarlar ve orada kalır. Bu sürekli böyle ilelebet gidecek demek değildir. Şunu yapmak lazım.
ÖĞRENCİLERE LİSAN ÖĞRETİLMELİ
Lisanı öğretmek lazım. İnsanların, öğrencilerin bir yılını lisan öğretmeden geçirmek doğru olmaz. Biz bir lisan köyü kullanmayı planlamıştık. Belediye Başkanlığına aday olduğumuzda da söylemiştim. Şimdi Burdur rektörümüz planlıyor, inşallah yapar. Belirli bir alanda lisanı öğretmek zorundasınız. Bunu yaparsınız Antalya gibi turistik memleketten misafirleri çağırırsınız öğrenciler günlük hayatta lisan kullanırlar. Üniversite öğrencilerinin lisan bilmeleri lazım. En azından birden fazla lisan bilmeleri lazım. Dünyaya açılmak gerekiyor. Bilgi çağındayız. Bilgi kullanabilirseniz değerlidir. Siz her akşam evlendirme programları ile vaktinizi geçiriyorsanız o toplumda bilgiyi ulaştırmanız mümkün değildir. İstihdam politikası dediğimiz sistemi devletin oluşturması lazım. Siz bir alana adam yetiştirecekseniz onunla ilgili bilgili ve yeterli insanları ortaya çıkarmanız lazım. Biz hep günlük şeyler yapmaya çalışıyoruz. Bunlar nedeniyle ileriye dönük problemleri çözemiyoruz.
PARA KAZANMAK İÇİN ÜNİVERSİTE ARAÇ YAPILMAZ
Altyapıyı sağlam kurarsanız onun üzerine bina etmek kolay oluyor. SDÜ'nün kampus sisteminde sayın Şevket Demirel'in hakkını yememek lazım. 1996 yılında ben Isparta'ya geldiğimde Doğu kampusunde bir tane dikili ağaç yoktu. Ondan sonraki aşamada süratle gelişti. Ve SDÜ cazip hale geldi. O dönemin yöneticilerinin hepsi üniversiteyi kendi çocukları gibi gördü.
RİYAKARLIK YAPTILAR
Üniversitede olmak bir yaşam tarzı. Bilim üretmek için üniversitede yer alırsınız. Para kazanmak için üniversiteyi araç yaparsanız sonuçta bunlar olur. Kılı kırk yarmak, yetimin hakkını korumak bütçe harcamalarında göstereceğiniz eforla karşılık bulur. Yılda 580 milyon TL'lik bütçeyi yönetirdik. Bunun yüzde 1'i sizi ihya eder. Allah korusun. Kişisel yarara çalışırsanız bir yerde hata yaparsanız. Üniversitenin başındaki arkadaşlarımız bu hatayı yaptılar. Ben üzgünüm. Süleyman Demirel Üniversitesi'nde böyle şeyler olmamalıydı. Yetimin hakkını savunduğunu söyleyenler bunu yapıyorlarsa o zaman riyakardırlar. Bu riyakarlığı yapmamalılardı."
ısparta haber
