Rektör Çarıkçı’nın “Zaferler Ayı” Mesajı

​
Rektör Çarıkçı’nın “Zaferler Ayı” Mesajı
26 Ağustos 1071’de Malazgirt, 23 Ağustos 1514’de Çaldıran, 24 Ağustos 1516’da Mercidabık, 26 Ağustos 1526’da Mohaç, 30 Ağustos 1922’de Başkomutanlık… Kadim Anadolu’nun bir Türk yurdu olmasını sağlayan birçok büyük Türk zaferi, millet hayatımızda yepyeni ufukların açılmasına vesile olmuş; dünya tarihinin kaderinde de önemli bir rol oynamıştır. Bu yüzden Ağustos ayı şanlı tarihimizde  “zaferler ayı” olarak anılmaktadır.
Milletçe kazandığımız bütün şanlı zaferlerde hep aynı ruh, aynı şuur, aynı hâkim unsur görülür: Milletimizin istiklal aşkı ve hür yaşama azmi. Mehmet Akif ERSOY’un dizelerinde belirttiği yılmaz ve iman dolu bir vatan sevgisidir kısaca bunun özeti:
“Değil mi, cephemizin sinesinde iman bir/ Sevinme bir, acı bir, gaye aynı, vicdan bir/Değil mi ortada bir sine çarpıyor; yılmaz/ Cihan yıkılsa emin ol, bu cephe sarsılmaz…”

26 Ağustos 1071’de Malazgirt Zaferi ile Anadolu toprağına atılan ilk zafer tohumu, vatan olma yolunda en büyük adımımız olup; bu tohum meyvesini yine aynı tarihe denk gelen 26 Ağustos 1922’deki Başkomutanlık Meydan Muharebesi ve akabinde kazanılan 30 Ağustos Zaferi ile vermiştir.  30 Ağustos Zaferi ile de Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin vatan bütünlüğü ebediyen parçalanmayacak şekilde sağlanmıştır.
Bu ayda, Türklere Anadolu kapılarının açıldığı, Alpaslan’ın 26 Ağustos 1071’de Bizanslılara karşı kazandığı büyük Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümünü ve 30 Ağustos 1922’de, milli kurtuluş mücadelemizin zaferle sonuçlandığı “Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Savaşı” nın ise 97. yıl dönümünü işte bu duygularla, milletçe gururla kutluyoruz.
Tüm milletçe el ve gönül birliği içinde kurup geliştirdiğimiz bu topraklarda, büyük savaşlar ve zaferler sonrasında kazandığımız ülkemizi ve devletimizi korumak, sonsuza kadar yaşatmak hepimizin görevidir. Tarih sahnesinde pek çok kez saldırılara uğramış ve bağımsızlığına zarar verilmeye çalışılarak, yok edilmek istenmiş ulusumuz yüzlerce yıllık tarihinde birlik, beraberlik ve dayanışma içinde olmuş, tüm tehditlere ve saldırılara karşı dimdik ayakta kalmıştır. İşte bizi güçlü kılan, bu birlik ve beraberlik ruhu,  bu azim ve irade içerisinde daima istikbale bakmaktır.
1071 Malazgirt Zaferi ile başlayıp 1922’de 30 Ağustos Zafer Bayramı ile sonuçlanan 851 yıllık sürecin bizi geçmişin şanlı tarih sayfalarından dersler çıkararak geleceğin yeni ve güçlü Türkiye’sine ulaştıracak feyzi ve inancı pekiştirmesini diliyorum. Bu vesile ile de Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, bağımsızlık ve vatan uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimizi, Alpaslan gibi, Fatih gibi tarihe sığmayan büyük Türk komutanlarımızı, 15 Temmuz’da yeni bir Türkiye’nin sabahını inşa eden şehit ve gazilerimizi de bir kez daha şükran ve saygıyla anıyorum.

Prof. Dr. İlker Hüseyin ÇARIKÇI
Süleyman Demirel Üniversitesi Rektörü