Suriye'de iç savaşa dönüşen halk ayaklanması 4 yılı geride bırakırken, muhaliflerin son haftalarda kaydettikleri beklenmedik ilerlemeler, Beşar Esad rejiminin geleceğine dair soru işaretlerini yoğunlaştırdı.Muhaliflerin, geçtiğimiz aylara göre fazla zorlanmadan bazı stratejik noktaları ele geçirmesi, Şam yönetiminin ülkenin çoğu bölümünde kontrolü giderek kaybettiğini gösteriyor. Son olarak İdlib bölgesindeki Cisr el Şuğur kentinin muhaliflerce alınması, Esad rejiminin kuzey bölgelerle bağlantısının tamamen kesilmesi sonucunu doğurdu. Konuyla ilgili geniş bir dosya hazırlayan Washington Post gazetesi de, Beşar Esad yönetiminin, iç savaşın seyri boyunca hiç olmadığı kadar zayıfladığını kaydederek, bölgeyle ilgili bazı değerlendirmelere yer verdi.ESED'İN SONU GELDİ Gazeteye konuşan Suudi Arabistanlı analist Cemal Kaşukci, "Şu anda sahada ciddi bir aktör var ve bu aktör başarı kazanıyor. Sanıyorum, Esad rejiminin sonunun geldiğini göreceğiz" yorumunda bulundu. Batılı diplomatlar da, gazeteye yaptıkları değerlendirmelerde, Esad rejiminin kendi içinde de ciddi çatlaklar yaşadığını vurguladı. İran'ın desteğine rağmen, rejim içindeki kopmalara engel olunamadığını vurgulayan kaynaklar, başkent Şam hâlâ yönetimin kontrolünde olsa da, diğer bölgelerdeki kontrolün bitmek üzere olduğunu belirtti. Washington Post'un haberanalizinde, ABD'nin eski Suriye Büyükelçisi Robert Ford'un, "Rejimin sahadaki geri çekilmeleri ve insan kaynağındaki kuruma, zayıflığın bütün işaretlerini gösteriyor" şeklindeki yorumuna da atıfta bulunuldu. 100 KİŞİ DAHA ÖLDÜRÜLDÜ Muhaliflerin ilerlemeleri devam ettikçe, Esad rejimi de onların kontrol ettiği bölgelere hava saldırılarını yoğunlaştırıyor. Suriye ordusuna ait savaş uçaklarının, son iki günde çeşitli kentlerde düzenlediği saldırılarda en az 100 kişinin hayatını kaybettiği belirtildi. İdlib, saldırılardan en fazla zararı gören bölge olarak kayıtlara geçti.