19. Milli Eğitim Şûrası'nda, Osmanlıcanın liselerde zorunlu ders olarak okutulması yönündeki tavsiye kararı konuyu Türkiye'nin gündemine taşıdı. Osmanlı Türkçesinin öğretilmesini destekleyenler ve karşı çıkanlar tezlerini ortaya koydu. Meseleyi bir de Osmanlı Arşivleri açısından değerlendirmek gerekiyor. Osmanlıcanın ana gövdesi bugün yaklaşık 100 milyon civarında belge ve defterin muhafaza edildiği “Osmanlı Arşivi”dir. Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü bünyesindeki Başbakanlık Osmanlı Arşivi, başta Türkiye olmak üzere müstakil devlet kurmuş olan Orta Doğu, Balkan, Afrika ve Asya ülkelerinin tarihine de kaynaklık etmekte, bu ülkelerin arasındaki anlaşmazlıkların çözümüne ışık tutmaktadır. Osmanlıcanın öğrenilmesindeki asıl gaye bu yazı ile yazıp çizmekten ziyade tarihî belge ve eserlerden en iyi şekilde istifade etmektir. Bu hedef için en iyi kaynaklar da Osmanlı Arşivi'nde yer alıyor. Arşivcilik, 1984'e kadar gözardı edilmişti, ancak 3 yıl sonra çalışmalar hızlandırıldı. Turgut Özal'ın destekleriyle arşivcilik iyice ivme kazandı. Haşerelere karşı ilaçlanan Osmanlı evrakı köhne depolardan çıkarıldı, temizlenip dosyalandı ve günümüz Türkçesi'ne çevrilmeye başlandı. Zengin Osmanlı arşivi, imparatorluk bakiyesi 38 devletin evrakını bünyesinde barındırıyor. Suriye, Libya, Kerkük, Musul, Filistin başta olmak üzere Türkiye açısından önemli birçok belge bu arşivde bulunuyor. Ayrıca, bugün dünyaya Ermeni meselesi hususunda haklı olduğumuzu yine Osmanlı Arşivi sayesinde ilan edebiliyoruz.
GERÇEK TARİH BURADA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Kağıthane'de açılışı yapılan Milli Arşiv Sitesi, gerçek tarihî içinde barındırıyor..