Tokat Kalesi’nden Pervane Hamamı’na indiği tahmin edilen gizli geçidin açılması için başlatılan kazı çalışmaları zor şartlarda devam ediyor. Ceylan yolu olarak bilinen gizli geçide dik bir açı ile yaklaşık 30-40 merdiven indikten sonra giren işçiler kazma ve kürekle çıkardıkları malzemeyi vagonlara yüklüyor. 350 metre derinliğinde olduğu tahmin edilen gizli geçidin 30 metrelik bölümüne ulaşıldı.
Toprak ve kaya parçalarının yüklü olduğu vagon ise maden ocaklarına kullanılan raylı sisteme bağlı olan halat yardımı ile dışarı çıkarılıyor. Güllelerin yanı sıra çıkarılan tonlarca toprak ve kaya parçaları kaledeki düz alana taşınıyor. Kazıda çıkarılan kayaların ise restorasyon çalışmalarında kullanılması planlanıyor.
NE ÇIKACAĞINDAN HEYECANLIYIZ
İl Kültür ve Turizm Müdürü Abdurrahman Akyüz, kalede kazı çalışması yapan ekibin 45 derecelik bir açı ile derine inen tünelde çalışma yaptığını söyledi. Geçidin çok önceki yıllarda tehlike oluşturmaması için kapatılmış olduğunu düşündüklerini ifade eden Akyüz, “Tarihi geçidin tekrar Tokat turizmine kazandırmak istiyoruz. Açılacak olan geçitten şehre nostaljik bir çıkış yolu temin etmek için çaba sarf ediyoruz. Bizlerde çalışmaların sonucunda ne çıkacağından heyecanlıyız” dedi.
Akyüz, Timur’un dahi ele geçiremediği sarp kayalıklar üzerine savunma amaçlı yapılan Tokat Kalesi’ndeki gizli geçidin o dönemlerde insanların iaşe ve su ihtiyaçlarını sağlamak için yapılmış olduğunu sözlerine ekledi.
ÇOK GİZEMLİ BİR KALE
Arkeolog İbrahim Çetin, kazı çalışmaları ardından bazı yapıların ortaya çıktığını ifade ederek, şunları söyledi: "Yeni yapılar ortaya çıkarıldı. Bunlar tamamen asker barınağı ve zindan, hapishane tarzında kullanılmış. Yani yerleşim alanı olarak kullanılmamış. Ayrıca bir baskın anında şehirden yemek ve su ihtiyacını karşılamak amaçlı yapılmış gizli geçitler var. Tamemen gizli geçitlerle kuşatılmış bir kale. Yani çok gizemli, tarihe ışık tutacak bir kale."
Eflak Beyliği prensi Kont Dracula gerçekte Eflak Prensi 3. Vlad'dır. Esir aldığı askerlere karşı acımasız yöntemleriyle nam salan kont, ilk kez 1897'da Bram Stoker'ın Dracula adlı romanına ardından da sinema ve edebiyatta sayısız esere ilham vermiştir. Romanda Transilvanya'da yaşayan, güneş ışığından etkilenmeyen, 466 yaşındaki bir vampir olarak tasvir edilen Kont Dracula, Kara Büyü okulu Scholomance'da öğrendiği büyüler sayesinde ölümden kurtulmuş ve işlediği zalimliklerden dolayı vampire dönüşmüştür.
Öte yandan geçen yıl yapılan restorasyon çalışmalarında 1431-76 yılları arasında yaşayan Eflak Beyliği Prensi Kont Dracula’nın esir tutulduğu tahmin edilen zindanlar gün ışığına çıkarılmıştı.
Kaynak : İHA