-
Türkiye’de özel okul sayısı 10 bine yaklaştı
Konyaaltı ilçesinde eğitim veren Özel Has Okulları'nın kurucusu Derya Halil Kaya, Türkiye'de özel okul sayısının, bu yıl açılanlarla beraber 10 bine dayandığını söyledi.
Derya Halil Kaya, Türkiye'de sayısı 10 bine yaklaşan özel okullarla ilgili olarak, “Kontrolsüzce çoğalan özel okullar var. Özel okulda sayıdan çok nitelik aramak ve yaratmak şarttır" dedi. Kaya, “Günümüz Türkiye’sinde eğitim sürekli değişen, yenilenen sınav sistemleri ve bundan da bağımsız x, y, z kuşağı denen gençler aynı paralelde buluşmaya buluşturulmaya çalışılıyor. Bunun sonucu olarak da hızla, belki de kontrolsüzce çoğalan özel okullar var oluyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nın verilerine göre 2018 Mart itibariyle Türkiye’deki özel okul sayısı 9 bin 569’dır.”
“Hayalleri sekteye uğratır”
Özel okul sayının artmasının eğitim birikimiyle değerlendirdiğinde kötü olduğunu kaydeden Kaya, “okul sayısından çok nitelik bakımından değerlendirilmeli. Ekonomik planlanması iyi yapılmadan, çevre faktörü düşünülmeden ticari bir kazanç kapısı olarak açılan okullar maalesef örneklerini yaşadığımız gibi kısa sürede kapanacaktır. Tabii bu şekilde açılan okullar hem eğitime hem de bir işyeri, restoran veya mağaza gibi sadece ‘kapandı’ diyerek işverene veya çalışanlara zarar vermiyor. Bir özel okul kapanınca öğrencisi, velisi, öğretmeni ile yüzlerce kişinin eğitimini, dahası düzenini, planlamasını, hayallerini sekteye uğratıyor. Bu sebeplerle özel okulda sayıdan çok nitelik aramak ve yaratmak şarttır.”
“Yenilikçi ve dinamik okullar tercih edilmeli”
Özel okulları tercih ederken dikkat edilmesi gereken hususlara da değinen Halil Kaya, “Özel okul seçecek velilerin seçimlerini yaparken öncelikle dikkat etmeleri gereken bir durum var; okulun şubelerinin olmasından ve adının bilinirliğinden çok, adı gibi ‘Özel’ olması. Özelden kastım; eğitim kökenli kurumlarla yola çıkmış, gerçekten eğitime yıllarını ve gönüllerini vermiş, doğru kadroları oluşturmuş olmak. Çünkü dünyada da bu böyledir. Başarılı hiçbir özel okulun şubesi yoktur. Eğitimde franchise dediğimiz sistemleri kurmak bilinirliği arttırırken kaliteyi düşürür. Standartlarla yürüyen, merkezlerden yürütülen, öğretmen faktörünü sıfırlayan eğitim hiçbir zaman hayat başarısı sağlamaz. Çünkü başarı sadece akademik ölçütlerle de değerlendirilmemelidir. Özel okul seçiminde dikkat edilecek 2’nci önemli faktörse, yenilikçi ve dinamik okulları tercih etmek. Velilerin özel okuldan beklediği artık başta İngilizceyi üst düzeyde öğretmenin yanında 2’nci bir yabancı dili de öğreten bir sistem. Mesela bu beklentiyi yıllardır gördüğümüz gibi uzun saatlerle ya da sınıfta yer alan birden fazla öğretmenle karşılamaya çalışmak yerine, dili çocuğun yaşantısında yer sahibi yaparak öğretmek, ders gibi değil, kullanacağı bir iletişim aracı olarak benimsetmek ve bunu okul dışında farklı ortamlara taşımak gerekli” dedi.
ANTALYA (İHA)