Dönemin ileri gelenlerince yaptırıldığı için “Bey” ismi verilen su değirmeninin işletmecisi 69 yaşındaki Ömer Baysal, AA muhabirine, zamanında ekonomik olarak büyük zorluklar çektiklerini anlattı.
Bu nedenle 1974’te 3 çocuğu ve eşi Zeynep ile Karamanlı Barajı havzasında mülkiyeti belediyeye ait değirmene taşındığını belirten Baysal, değirmenin bazı bölümleri ve çevresini onararak, içini yaşanabilecek hale dönüştürdüklerini dile getirdi.
Değirmene taşındıktan sonra çocuklarının dünyaya geldiğini ifade eden Baysal, “4 kız ve 2 erkek çocuğumuz olduktan sonra değirmen bize yetmemeye başladı. Önce hemen bitişiğine bir oda yaptık ancak burası da yetersiz kaldı. Sonra yaklaşık 25 sene önce değirmenin yan tarafına gecekondu yaptık ve çocuklarımızı burada büyüttük” dedi.
Baysal, çocuklarını evlendirdiğini, şimdi eşi Zeynep ve eşinin kardeşi Fatma Çön ile kaldıklarını söyledi.
– “Evimizi ormancıların yardımıyla yapmıştık”
Zeynep Baysal ise değirmene ilk taşındıklarında büyük zorluklar çektiklerini bildirdi.
Özellikle çevrede okul ve yol ile elektrik bulunmaması nedeniyle çocuk büyütürken çok zorlandığını vurgulayan Baysal, “Evimizi ormancıların yardımıyla yapmıştık. Çocuklarımızın ne ayakkabısı ne de üstlerinde başlarında kıyafeti vardı. Sağ olsun çevremizdekiler bize çok yardımcı oldu” diye konuştu.
Baysal, değirmende çalışmayı küçük yaşta babasından öğrendiğini ve 50 yıllık eşine de öğrettiğini kaydetti. Buğdayın öğütülmesinde kendisinin, teknik konularda ise eşinin ustalaştığını dile getiren Baysal, tüm işlerin üstesinden birlikte geldiklerini belirtti.
Buğdayını öğütmek için değirmene getirenlerden para almadıklarını ifade eden Baysal, “Getirilen buğdaylardan çok küçük bir pay alıyorum. Zaten eskiden de bu şekilde yapılıyormuş” dedi.
Dağdan gelen suyla çalıştırdıkları değirmende haftada birkaç kez buğday öğüttüklerini anlatan Baysal, ömürleri yettiği kadar bu işi sürdüreceklerini sözlerine ekledi.