AB fonlarından yüzde 70 oranına kadar hibe destek sağlayan Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu, yatırımcıyı doğru yönlendirme adına bir çalışma başlattı. Isparta Valiliği'nin talimatı üzerine Isparta'nın hangi alanlarda hangi yatırıma ihtiyacı olduğunu belirlemek amacıyla sektörel analiz raporu çıkartılıyor. TKDK uzmanları, SDÜ, ITSO, Tarım İl Müdürlüğü ve TÜİK verilerini değerlendirerek sektörel analiz raporu hazırlayacak. Aklında herhangi bir yatırım fikri olmayan yatırımcı böylece doğru kanala yönlendirilmiş olacak.
SAĞLIKLI BİLGİ
VERMEK İSTİYORUZ
Basın Kulübü'nün konuğu olan TKDK İl Koordinatörü Doç. Dr. Süleyman Gülcü, Isparta'da hangi alanda ne kadar yatırıma ihtiyaç olduğunu belirlemek amacıyla başlatılan çalışmaların yakın zamanda bitirileceğini söyledi. Bazı yatırımcıların herhangi bir fikri olmadan kuruma başvuruda bulunduğunu anlatan Gülcü, "Isparta’daki hangi alanlarda neye ihtiyacımız var. Önümüzdeki dönemlerle ilgili nasıl planlama yapmalıyız? Kapasitemiz ne ürettiğimiz meyve miktarı ne kadar? Bazen yatırımcılar geliyor. Birikimi var. Ben herhangi bir konuda yatırım yapmak istiyorum öneriniz nedir? Bu yatırımcılar için sektörel analiz yapıyoruz. Şu an sonuçları çıkmadı. ITSO’dan Tarım İl Müdürlüğü’nden, TÜİK verilerinden hatta SDÜ’den çıkan sonuçlardan uzmanlarımız ciddi taramalar yapıyor. Önümüzdeki günlerde sağlıklı sonuçlar gelirse hazırlıksız gelen yatırımcıyı doğru yönlendirme adına çalışma yapmış olacağız. Yapılan yatırımların sürdürülebilir olmasını çok önemsiyoruz" diye konuştu.
KIRSAL TURİZM ÇOK ÖNEMLİ
BİR YATIRIM VE DESTEK ALANI
TKDK'nın sadece soğuk hava deposu ve hayvancılık projelerini destekleyen bir kurum olmadığının altını çizen Doç. Dr. Gülcü, şöyle devam etti:
"TKDK sadece soğuk hava deposu, hayvancılık ya da tarımla ilgili yatırımlara destek veren bir kurum değil. Bizim geniş destekleme programlarımız var. Örneğin turizm. Isparta’da bu konuda eksikliklerimiz var. Yayla, inanç turizminde çok önemli merkezlerimiz var. Önümüzdeki dönemlerde turizm konusunda yatırımlar yapılmasını bekliyoruz. Davraz, Eğirdir, Barla, Gölcük gibi değerlerimiz var. Kırsal turizm denilince sadece konaklama değil. Bir restoran, bir piknik alanı, bir pastane gibi hizmet sektörüne giren her alanda hibe desteğimiz var. Yatırımcıların bu konuyla ilgilenmelerini önemsiyoruz. Turizm işletme belgesi istemiyoruz. Sadece konaklama tesisleri için turizm işletme belgesi gerekiyor.
SEERADA FİDE VE FİDAN
ÜRETİMİ DESTEKLENİYOR
Özellikle yayla sebzeciliğinde önemli noktasındayız. Çetince Deregümü’de seracılık çok ciddi şekilde gelişti. Yayla sebzeciliği kapsamında seracılığın sebze yetiştiriciliği konusunda desteklenmesi konusunda önceden müracaatlarda bulunulmuş ama kabul edilmemiş. Biz serayı destekliyoruz. Süs bitkisi yetiştiriciliği, tıbbi aromatik bitki yetiştiriciliği ve fide, fidan yetiştiriciliği. Bölgemizde ciddi şekilde çilek fidesi ekibi yetiştiriliyor. Özellikle Şarkikaraağaç bölgesinde çilek fidesi yetiştiriliyor. Çetince, Deregümü’de sebze fidesi dikiliyor. Antalya’dan fide firmaların çoğu temin ediliyor. Sera yatırımlarının da yüzde 65’ini ödüyoruz. Fakat 10 dekarla sınırlı. Domates, çilek fidesi üretebilir. Kesme çiçekçilik yapabilir. Itri bitkiler yetiştirebilir. Gülde markayız. Ama gülün yanında diğer tıbbi aromatik bitkilerle de kozmetik sektöründe ön plana çıkmamız lazım 400-500’e yakın endemik bitki çeşidinin olduğu bir bölgede yaşıyoruz. Bunların çeşitlendirilmesi mümkün. Özellikle lavanta. Bu konulardaki yatırımları da ön plana çıkarmamız gerekiyor. Bizim bu konularda işlenmesi ve pazarlanmasıyla ilgili yüzde 65 hibe desteğimiz var.
GÜL VE DİĞER ITRİ VE
TIBBİ BİTKİLER DESTEĞİ
Gül yağı işleme tesislerine hibe desteği verdik. Önümüzdeki dönemde inşallah AB kalitesinde üretim yapan tesislerimiz olacak. Bizim ham madde üretiminin üzerine çıkıp Isparta’yı kozmetik merkezi haline getirmemiz gerekiyor. Yüzde 65’e varan hibe desteği veriyoruz. Yatırımcılar bu konuda da bize gelsinler, onlara yardımcı olalım. Diğer kurumlarla bu konuyu nasıl harekete geçirebiliriz diye görüşüyoruz. Bu konuda yatırım yapacak yatırımcılara ihtiyaç var. Ham madde üretiminden direkt tüketiciye dönük, biz ürettiğimiz ham maddeyi nasıl kozmetik sektörüne dönüştürebiliriz diye kafa yoruyoruz.
Aslında ciddi altyapımız, oluşturulmuş bir birikim var. Bu noktadan sonra bir basamak daha çıkıp tüketicinin kullanacağı hale getirmemiz lazım. Tıbbi aromatik bitkileri de gülün yanına eklememiz gerekiyor. Zambak, lavanta, kekik, ada çayını örnek verebiliriz."